Dolandırıcılık suçuyla ilgili bilgiler veren Avukat Muhammet Çağlar Çetin,” suçu işlediği sabit olan sanığa kanun koyucumuz tarafından bir yıldan beş yıla kadar hapis ve beş bin güne kadar adlî para cezası ile cezalandırılması şeklinde emredici bir düzenleme mevcuttur”dedi.
Dolandırıcılık suçunun bir yıldan beş yıla kadar hapis cezası olabileceğini ifaden eden Avukat Çağlar Çetin,” Dolandırıcılık suçu en temel şekliyle bir karşılıksız yararlanma eylemidir. Kanundaki tanımı ise hileli davranışlarla bir kimseyi aldatıp onun ve ya başkasının zararına olacak şekilde kendine ve ya bir başkasına yarar sağlayan kişiye hakız fayda sağlama durumudur. Dolandırıcılık suçunun temel ve basit biçiminin kovuşturması Asliye Ceza Mahkemesinin görev alanı içerisinde tanımlanmıştır. Türk ceza kanununun 157. Maddesinde temel ve yalın hali tanımlanan dolandırıcılık suçunun karşılığı olarak; suçu işlediği sabit olan sanığa kanun koyucumuz tarafından bir yıldan beş yıla kadar hapis ve beş bin güne kadar adlî para cezası ile cezalandırılması şeklinde emredici bir düzenleme mevcuttur “ dedi.
DOLANDIRICILIK “ SUÇUN NİTELİKLİ HALİDİR”
Dolandırıcılık suçunun “suçun nitelikli hali olduğunu belirten Avukat Çetin,” Ceza kanunumuzun sistematiğinde somut, sabit ve birbirinden farklı eylemlerin tamamı için ayrı ayrı suç maddeleri düzenlemek ve vasıflandırmak yerine ; temel – kök suç ile eylem yapısı ve eylem tipinde benzeş ve fakat suçun işlenişi ve dış dünyada meydana getirdiği neticeler açısından farklı kök suçtan türeyerek nitelikli bir hal alan türemiş suçları ; Kök Madde başlığı altında , alt fıkra ve bentlerde “Suçun Nitelikli Hali” olarak tanımlamakta ve mezkur suçun karşılığı olan cezayı nitelikli suçun tanımlandığı fıkra ve bent içerisinde düzenlemektedir. Kök suç olan dolandırıcılık eyleminin günümüzde en aygın rastlanılan nitelikli hallerinden biri de; Bilişim sistemlerinin, banka veya kredi kurumlarının araç olarak kullanılması suretiyle işlenmesidir. Nitelikli dolandırıcılık suç tipleri TCK`nun158.Maddesinde , kanunun 1. fıkrası ile 11.Fıkrası arasında detaylı ve kazuistik biçimde sayılmıştır”dedi.
“UZLAŞTIRMACLIK ON YILDAN BU YANA YAYGIN OLARAK KULLANILMAKTA”
Dolandırıcılık suçunda uzlaştırmacıların görevi hakkında bilgiler veren Avukat Muhammet Çağlar Çetin,”Temelde kök suç olarak tanımlanmış olan Dolandırıcılık suçunun; gelişmiş , farklı yetenek ve farklı araçlar kullanılarak birtakım resmi ve ticari kurum ve unsurlar alet edilerek daha vasıflı, daha tehlikeli ve insanları yanıltmaya daha muktedir bir haliyle işlenmesi durumunda Nitelikli Dolandırıcılık suçundan bahsedilebilmekteyiz. Dolandırıcılık Suçu; Türk Ceza Kanunu`nun Onuncu bölümü olan mal varlığına karşı suçlar başlığı altında düzenlenmiştir. Dolandırıcılık suçunun düzenlemiş olduğu bölümü ismen zikretmemizin nedeni ise Uzlaştırıcılık kurumundan bahsedecek olmamızdır. Ceza Muhakemesi Kanununa, kanunun yürürlük tarihinde daha sonra özel bir düzenleme ile dahil edilen Uzlaştırıcılık kurumu yaklaşık on yıldan bu yana Adli makamlar tarafından yaygın biçimde uygulanmakta olduğu gibi , Cezai soruşturmanın tarafı olan Müşteki ve Şüpheli vatandaşlar tarafından da ; hızlı , pratik, çözümcü ve barışçıl olması hasebiyle uygulanması büyük oranda benimsenmiş ve Uzlaştırmaya konu dosyalarda Uzlaşma sonucu ile kapatılan soruşturma dosyası sayısı gün be gün artmıştır. Uzlaştırma kurumu; Adalet Bakanlığının , özel seminer ve eğitimlere tabi tutarak Uzlaştırıcılık kültür ve yeterliliğini edinmiş olduğunu Bakanlık tarafından açılan Uzlaştırıcılık sınavına giren ve sınavda başarılı olarak Uzlaştırıcı olmaya hak kazanan Uzlaştırıcı Belgesi almaya hak kazanmış uzlaştırıcılar eliyle uygulanır. Uzlaştırıcılık sınavına girmeye ve uzlaştırıcılık yapmaya hakkı olanlar hukuk fakültesi mezunları ( Ağırlıkla Avukatlar) ve dört yıllık lisans eğitimi mezunu olup da lisans eğitimi sırasında temel hukuk eğitimi almış olan kişilerdir. Ülkemizdeki üniversitelerin ceza kürsülerinin üzerinde mutabık olduğu doktrinel görüş ise; Uzlaştırıcılık görevinin, lisans eğitimi sırasında Hukuk Başlangıcı ya da Hukuka Giriş gibi oldukça yüzeysel , ders kredi sayısı ve alınan hukuk eğitiminin akademik-etik yetersizliği açılarından gereken yeterliliği bulunmayan sair bölümlerin lisans mezunlarının değil salt hukuk fakültesi mezunları tarafından yürütülmesi gerektiği yönündedir. Uzlaştırıcılık Kurumu ; Mülkilik ilkesi gereği Türk Devletinin kati olarak tekelinde olan ceza yargılaması erkini yürüten Ceza Mahkemelerinin iş yükünü hafifletmek ve dolayısıyla da Türk Vatandaşlarının adalete erişiminin hızını ve kalitesini arttırmayı hedeflemektedir”ifadelerini kullandı.
TÜRK CEZA KANUNU (TCK)’DA DOLANDIRICILIK SUÇU
Türk Ceza Kanunundaki maddeleri açıklayan Avukat Çağlar Çetin,”Türk Ceza Kanununda tanımlanmış olan hapis cezası yıl aralıkları açısından düşük cezaları gerektiren suçlar kapsamında uygulanma alanı bulan Uzlaştırıcılık kurumunun uygulanma alanını ceza soruşturmasında Mağdur – Müşteki sıfatına sahip tarafların üzerlerinde özgürce irade muhtariyeti olan haklarına arşı işlenmiş suçlar olarak da yorumlayabiliriz. Belirttiğimiz gibi dolandırıcılık mal varlığına karşı işlenebilir suç olması hasebiyle kanun koyucumuz dolandırıcılık suçunun yalın - çıplakhalini uzlaştırma kurumuna tabi tutmuştur. Uzlaştırıcılık kurumunu , dolandırıcılık suçunun yalın hali açısından inceleyecek olursak: Adalet Bakanlığı tarafından yetkilendirilmiş Uzlaştırıcılar; kendilerine bulundukları illerdeki Cumhuriyet Başsavcılıklarının Uzlaştırıcılık Bürolarınca tevdi edilen dosyalarda şüpheli ve mağdurları bir araya getirerek, tarafların diyalog ve anlaşma zeminine çekilmesi, suça konu, mağduriyetin giderilmesi ve mağduriyetin giderilmesinin karşılığında müşteki tarafça şikayetten vazgeçilerek tarafların uzlaşması sürecini yürütürler. Uzlaşmaya varılmasıyla soruşturma dosyası Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından kapatılır. Uzlaştırıcılık kurumu uygulanarak tarafların uzlaşması neticesinde soruşturma dosyası kapsamında takipsizlik (Kovuşturmaya Yer Olmadığı) kararı verilerek soruşturma dosyasının kapanabilmesi ancak TCK 157 . Maddede tanımlanan dolandırıcılık suçunun yalın şekli açısından mümkündür. TCK 158. Maddede tanımlanmış olan dolandırıcılık suçunun nitelikli hallerini içeren eylemleriişlemiş olan şüpheli şahıslar hakkında suçun mağduru olan kişi şikayetten vazgeçmeye ve uzlaşmaya niyetli dahi olsa ; Müşteki ve şüphelinin uzlaştırmaya sevk edilmesi ve dosyanın uzlaşma süreci sonunda kapatılması mümkün değildir. Bu nitelikli haller sayacak olursak; Tck 158. Maddenin Birinci fıkrasında : “Dolandırıcılık suçunun…
a) Dinî inanç ve duyguların istismar edilmesi suretiyle,
b) Kişinin içinde bulunduğu tehlikeli durum veya zor şartlardan yararlanmak suretiyle,
c) Kişinin algılama yeteneğinin zayıflığından yararlanmak suretiyle,
d) Kamu kurum ve kuruluşlarının, kamu meslek kuruluşlarının, siyasi parti, vakıf veya dernek tüzel kişiliklerinin araç olarak kullanılması suretiyle,
e) Kamu kurum ve kuruluşlarının zararına olarak,
f) Bilişim sistemlerinin, banka veya kredi kurumlarının araç olarak kullanılması suretiyle,
g) Basın ve yayın araçlarının sağladığı kolaylıktan yararlanmak suretiyle,
h) Tacir veya şirket yöneticisi olan ya da şirket adına hareket eden kişilerin ticari faaliyetleri sırasında; kooperatif yöneticilerinin kooperatifin faaliyeti kapsamında,
i) Serbest meslek sahibi kişiler tarafından, mesleklerinden dolayı kendilerine duyulan güvenin kötüye kullanılması suretiyle,
j) Banka veya diğer kredi kurumlarınca tahsis edilmemesi gereken bir kredinin açılmasını sağlamak maksadıyla,
k) Sigorta bedelini almak maksadıyla,
l) Kişinin, kendisini kamu görevlisi veya banka, sigorta ya da kredi kurumlarının çalışanı olarak tanıtması veya bu kurum ve kuruluşlarla ilişkili olduğunu söylemesi suretiyle, İşlenmesi halinde, üç yıldan on yıla kadar hapis ve beş bin güne kadar adlî para cezasına hükmolunur.” Şeklindeki kanun metnini lafzen ve aynen paylaşmamızdaki amaç dolandırıcılık suçunun yalın hali ile nitelikli hallerinin; eylem çeşitliliği ve suça alet edilen sosyal ve teknik unsurlar açısından birbirlerinden ne kadar farklı olduklarını okuyuculara gösterebilmektir. Yine yukarıda sayılan dolandırıcılık suçunun nitelikli hallerinin , suçun yalın haline göre ne kadar gelişmiş ve mağdur kişileri aldatmaya çok daha matuf olduğu görülecektir. İşte tam da bu sebeple kanun koyucu dolandırıcılık suçunun nitelikli hallerini uzlaşma kurumu dışında bırakmıştır. Kanun koyucumuz buna cevaz vermemektedir” dedi.